ibn haldun .pdf

download ibn haldun .pdf

of 9

Transcript of ibn haldun .pdf

  • BN KHALDUN'UN TARH FELSEFES:DEVLETLERN VE UYGARLKLARN

    YKSEL VE K

    Yazan: Prof. Dr. Barbara STOWASSERGeorgetown niversitesiArap Dilleri Blm Bk.

    nsz

    Sayn Bayanlar ve Baylar,

    Bundan 3C yl nce ailemle beraber bu cana yakn ehirde oturmakzere buraya geldim. Biraz nce duyduunuz gibi babam, Hans Freyer,o zaman Siyasal Bilimler Faktesi'nde ve Dil-Tari h-Corafya Faklte-si'nde profesrd. Bense gen bir Alman hukuk rencisiydim. 1950'lerdeTrkiye'de ikametim, mesleimi dolaysiyle hayatm deitirdi. Bu gzellkenin ve aziz retmenim Profesr Necati Lugal'in etkisiyle Almanla-rn 'Dou Dilleri Edebiyat ve Tarihi' dedikleri konuya getim. ByleceOrta Dou dillerinde ve slam dini konu~unda ihtisas yaptm. Daha son-ra Birleik Devletlere gmen olarak gittim. Halen Washington'dakiGeorgetown lJniversitesinde Arapa Blmnn Bakan ve AmerikanDileri Bakanl Enstitsnde Trkiye, Yunanistan, Kbrs leri BlgeSeminerlerinin Yneticisi olarak grev yapmaktaym. Maalesef Trke-mi fazla kullanma frsatn bulamadm iin Trkem paslanm bulu-nuyor. Ancak uzun bir aradan sonra dndm bu aziz lkeye kar bes-lediim hisler ayn tazeliini muhafaza ediyor. Dolaysiyle bu ziyaretiminbir zlem seyahati olduunu takdir edersiniz.

    Bu arada burada birok yenilikler yer alm. Bu ehirdeki gelimeyeve btn yarar ve sorunlaryla birlikte gerekleen modernlemeye hay-ran kaldm. Yalnz deimeyen husus, Trklerin itenlii ile cana ya:kn-l, kuvvet ve dirayeti, zengin kltr ve bilgi kaynaklar.

    "Yuvaya dnm" dolaysiyle bu ehirde oturan en samimi, sevgilidostlarma ve hepinize en derin kranlarm sunarm. Bugn aranzdaolmaktan son"uz mutluluk duymaktaym.

    * Bu konferans 5 Ocak 984 tarihinde Ankara niversitesi'Siyasal Bilgiler Fakl-tesi'nde verilmitir.

    1i

    i

    ..i8

  • -------------------------------------~,.-...

    174 NERMtN ABADAN-UNAT

    Konferansm ortaa slam dnyasnn en sekin ve stn bilginineayrm bulunuyorum. Dnyann ileri gelen byk dnrleri arasndayer alan bn Haldun'un eitli tarihsel yorumlara yol aan kitabn Ar-nold Toynbee "insanolunun tm a ve yerlerde yaratm olduu en b-yk yapt" olarak nitelendirmitir. bn Haldun'a ayrca "sosyalbilimlerinbabas" ve slam aleminde "pozitif ya da tarihsel gerek anlamda bilim-sel" sosyal bilimlerin kurucusu sfat verilmitir. bn Haldun'unnem vezgnln vurgulayan grlere katlmakla beraber onu bir pozitivist,hatta gerek bir pragmatist olduunu ileri srenlerin kanaatlerini pay-lamadm ifade etmek isterim. Fakat bu konudaki grlerimi a'kla-madan nce bn Haldun ve yaptlanna bir gz atmak, dncelerinin er-evesini oluturan nihai felsefi ereveyi ele almak gerekir.

    bn Haldun ulema snfna mensup yelere benzemiyordu. lahiyatve hukuk renimi grd, yaamn Kahire'de saygn bir yarg olaraksonulandrd halde olaan bir hukuku ve din bilgini saylmyordu. bnHaldun hereyden nce mahir bir politikac ve birinci snf bir tarihiidi. Kendisi aynca son derece dine bal ,koyu inan sahibibir kiilik ta-yordu. Bu eitli niteliklerin oluturduu terkip tarih felsefesine yan-S1IDbulunmaktadr. bn Haldun bir yandan genel ve zellikle slamdnyasnda karlalan insan tabiat hakknda ok gereki bir gresahip olmakla beraber, te yandan Hazreti Muhammed'in peygamberliive slamn ilk dneminde Medine'de kurulmu bulunan teokratik devletinkutsall konusunda kesin inan sahibi bulunuyordu.

    . bn Haldun M.S. 1332 de Tunus'ta, daha nceleri spanya'da saygnbir toplumsal konuma sahip, gmen bir Arap ailesinin ocuu olarakdnyaya geldi. slam dnyasnn bireyiolarak Kuzey Afrika kabile top-lumlarn yapsn ok iyi biliyordu. Panltl ve hametli Ortaa span-yasnn nasl gelen Kuzey Afrika barbar kabilelerinin aknar neden~ylefethedildiini, bu kabileleriri oraya yerletiklerini, kentletiklerini, soy-suzlatklar ve sonunda mass edildiklerini ok iyi biliyordu.

    Yaamnn ilk yarsnda bn Haldun youn biimde Kuzey Afrika po-litikasna katlmt. Maribte bulunan birka prense yksek makam sa-hibi sfatile hizmet etti, her defasnda eski efendisini arkada brakarakkazanan tarafn safnda yer ald, itibardan dt sonra yeniden itibarakavuturuldu, hapise girdi kt, zetle yaratc fakat tehlikeli bir meslekiyaam izledi.

    Gnmz terimleri yaamnn orta bunalm diyebileceimiz nokta-snda, 43 yanda bulunduu srada, politikadan ekilip cra bir l kale-sine ekilerek, "slam dnyasnn tarihi"n (Kitab al'-iba) ve onun kuram-sal giriimi olan "Mukaddime"yi kaleme ald. 1382 de, elli yana geldii

  • mN KHADUN'UN TARH FELSEFES: 175

    zaman Maribi brakp ha faraziyesini yerine getirmek zere Mekke'yegitti Bildiginiz zere Ortaada ha ok kez bir kmaza girdiklerini du-yan Mslmanlar iin nihai bir zm yolu saylyordu. Bu kmazlar e-itli olabiliyordu: olumsuz bir siyasi, mesleki ya da bireysel durum. O de-virde hacca gitmek demek aylar, bazen yllar, hatta baz hallerde tmdeni politika basklarndan kurtulmak anlamna geliyordu. Ibn Haldun'unyolculuu onu ancak Kahire'ye kadar gtrd: Orada saltanat sren vekendisinin ok iyi bir bilgin olduunu bilen Memlfk Sultan Maliki onumezhebinin bakadlna getirdi. Ibn Haldun 1406,da Kahire'de ld. l-meden ksa bir sre nce, 1401 de am'n surlar dnda karargah kur-mu olan dnya fatihi Timur'la bir mlakat yapma frsatna kavutu. Ti-mur onunla Kuz'ey Afrika hakknda istihbarat toplamak amac ile gr-mek istemiti. Fakat Ibn Haldun bu eit bir tuzaa dmeyecek kadardeneyimli idi, bu bilgiler yerine Timur'a gebeve kente yerlemi top-luluklar, uygarlklarn douu ve ykl konusunda bir konferans verdi.Timur da bu durum karsnda kendisinden bir hizmet talep etmektenvazgeti.

    Ibn Haldun'un Timur'a syledikleri Mukaddime'de iledii ve yazm-olduu "slam dnyasnn tarihi" adl yaptn giriini oluturan fikirleri-nin zeti idi. Bunlar yle zetlemek mmkndr: nsan toplumsal birhayvanclr. Birka kii Allah'n vermi olduu dnme gcne dayana-rak birbirile ibirllgi haline gelmee balayp bir takm toplumsal kurum-lar yaratmaa baladklar an, kltr domu demektir. Bu kltr gru-bun toplumsal alkanlklar, ortak baarlar ve kurumlarndan olumak-tadr. Her eit beeri ibirllgi birbirinden taban tabana zd iki eit ev-rede olumaktadr: "hadara" yani kentsel evre ve "badawa" yani l ev-resinde. (Sonuncu evreye, cra, kk krsal yerleim birimleri de gir-mektedir.)

    nsan gruplar ~eden ap ve baar asndan farkllamaktadr? Eertm insanlar eit lde ibirlii yapmak gereksinimini duysalar, bununsonunda ortaya kan toplumsal rgtlenme ne nicelik ne de ap asn-dan farkl olmazd. Toplumsal rgtlenmenin ap ve younluunu belir-leyen deiken grup duygusu, grup dayanmas (asabbiya) dr.

    Bu grup. dayanmas lde ilkel bedev gruplarn yaad, insanla-rn kan ba ile bal bulunduu, grup dayanma duygusunu gelitirenortak ceddler, ortak karlar ve ortak hayat/lm deneyimlerin olduu yer-de doal bir haldir. Tipik ilkel bir grup ufaktr, siyasal kurumlar basit-tir; bu ilikiler zde gerek ya da faraz hsmlk balarna ve yallarakar gsterilmesi gereken sayg ve itaata dayanmaktadr ..Hkmdar, ata-lar ve eylemleri nedeni ile asil saylandr. atmalar yal ve akilolanlarn hakemliine bavurmak suretile zmlenir. Fakat kk gru'-

    1 ~ ~

    ,.i

    .,.,...:...~

  • 176 NERMN ABADAN-UNAT

    bun ap olarak bymesi ~e hkmran olan ailenin 'iinde beliren fikirayrlklan grup-ii mcadelelere yol amaktadr. En youn grup-ii da-yanmaya sahip olan dier alt gruplara galebe alar ve onlara bask yoluile egemen olur. Bylece grup duygusunun stnl,: bir grubu dier-lerine kyasla stn klmaktadr. En gl ve var olan grup dayanmaskonusunda en gl ve doal talep hakkna sahip olan aile ya da birey.hkmran olacaktr. Yeter g ve nemde bulunan grup destei denet-leyebilen nder bir hanedan ve devlet kurma olaslna sahiptir.

    Grup dayanmas ftuhata da gtrebilir. Tm ilkel kltrler uy-.garlklara doru ynelmektedirler. Yine tm ilkel gruplar iktidar, servetve serbest zamana ulama isteklerini beslemektedirler. Onlar ya var olanuygar bir devleti fethederler ya da yenisini kurmaa alrlar. Tm il-kel gruplar dayanma, i tesant, direni gUc, cesaret ve gce sahiptir~ler. Bununla beraber bazlar, faziletleri bir takm eksikli'kler nedeni ilekstland iin, abalarnda snrlandrlm bulunurlar. Bu durumlarda,,eksikliklerini gidermek ve yeni bir imparatorluk ya da uygarl fethet.rnek veya kurmak zere ek bir. ~ce gereksinme duyarlar. Bu ek g.dinden kaynaklanmaktadr. Din, dier btn toplumsal gler gibi, yer-leebilmek iin dayanmaya muhtatr. Dolaysile genellikle gl daya-mmaya sahip gruplar iinde geliir. Daha sonra din yeni bir dayanmatr yaratmaktadr, bu dayanmann trettii sadakat ise dnyevi is-te'kler ya da hsmln yaratt dayanmadan ok stn bir sadakat.oluturmaktadr. Bin bir uygarln yaratlnda en stn gtr, yasa-lar ise onu mahafaza etmek iin er. etkili olanlardr.

    Uygarlk ya da kent yaamnri merkezi etrafnda oluan kltr, ilkelkltrlerde balam ,olan yaamn tamamlanm doal biimidir. lkelkltr, kltrn tamamlanmam bir trdr. nsanolunun sadece asli,gereksinmelerini karlar. Kentsel ktr gelimitir. Kolaylklar ve' lksancak ok sayda insann youn kmeler halinde birlikte yaad zaman,ortaya kabilir. Bunun iin bazlarnn herkes iin retimde bulunmas've ok sayda art emein lks eyalan retmesi gerekir. te o zaman in-;ganolu us ve fikir asndan ulamak istedii daha y'ksek zlemlerikarlayacak zaman ve enerjiyi bulabilmektedir. Fakat' btn lks ve ih.-tiam beraberinde soysuzlama ve gerileme tohumlann da tamakta-dr. zgn grupta karmza kan saf ballk, yaln g ve sadelik yoz-lamaktadr. Tm toplumlar, devletler, kentler, ekonomiler ve kltre]abalar bu kanlmaz, devrev gelimeye tabidirler. Hepsi basit ve g-l bir balangca sahiptirler, belli bir ykseli noktasna kadar geliirlerve sonra yozlam olarak gerilerler.

    bn Haldun'un temel ilgisi siyasette olmaa devam ettii iin en faz-la ilgisini ekmi olan konu, devletin dou ve ykl idi. bn Haldun bu

  • IBN KHADUN'UN TARH FELSEFESI: 177

    . ,

    konuda be aama belirlemektedir: Bir devlet tm. devreyi , drt ku-ak hkmdar yolu ile katedebilmektedir.

    Balangta, yerleme aamas ile kar karyayz. Grup dayanma-s burada aile ve din balaria dayanmaktadr ve devletin korunmas a-sndan zorunludur. Hkmdar bir kral ya da lorddan ok bir eftir. Ken-disi de dinin kurallanna uymak zorundadr.

    kinci aamada hkmdar, iktidan tekeli altna almaa balarp.akta-dr. Mutlak bir efendi olur. Hkmdann bu iktidar tekeli doal grupdayanmasna dayanan egemenliin doal ve zorunlu sonucudur. H-kmdar imdi iyi dzenlenmi bir devleti kurabilecek gtedir. ktida-rn tekellemesini gerekletirmek amac ile onunla g paylaanlar or-tadan kaldrmakta, kendisini bata desteklemi olan doal dayanmaytasfiye etmektedir ve bir kanba ya da dine dayal dayanma yerineahsna kar sadk olan brokrat ve paral askerlerin desteini satn al-maktadr. cretli ordu ve ilari brokrasiden baka bir grup bilgin dan-manlar devleti hkmdann isteine uygun olarak muhafaza etmek ze-re arac olmaktadrlar. Bu danmac kurul konusunda Ibn Haldun bil-ginlerin kt siyasal danmanlar olduklarn vurgulamaktadr. Onlar ay-nnt1ardan ok evrenseli, insan tr yerine tm trleri grmek zere ei-tildikleri, toplurtsal ve siyasalolgular tek balanna deerlendirmek ye-rine bakalan ile kyaslama yolu ile deerlendirdikleri iin olumsuz siya-sal tler vermee yatkndrlar. Hkmdara verilecek iyi siyasal t,"ortalama zeka sahibi, alelade kii"lerden gelmektedir.

    nc aama lks ve debdebe ile geen zamandr. Bu aama boyun-ca hkmdar otoritesini (yetkesini) kiisel gereksinmelerini karlamakiin kullanmaktadr. Kiisel gelirini arttrma amac ile tebaasnn vergiykn azaltmak suretile devletin mali kaynaklarn yeniden dzenle-mektedir. Bylece kk demelerden geni bir gelir salamaktadr. Bun-lan kentleri gzelletirmek ve dier kamu ileri gerekletirmek zere. sarf etmektedir. Herkes ekonomik refahta payn almaktadr, gzel sanat,bilim ve elsanatlar tevik grmektedir, yeni hakim snf, hatta orta s-nfn st tabakas bile kltrel hedef ve projelerin istekli koruyucularhaline gelmektedir. Egemen olan iklim refah ve serbestidir, herkes dn-yann nimet ve rahatlklarndan payn almaktadr.

    Bu aamann hepsinde hkmdarlar gl, bamsz ve yaratc-dr. Kendi istekleri ile tebaalarnn isteklerini onlarn klesi olmakszntatmin etmektedirler. Bunun sonucu olarak ortaya kan ekonomik refahhkmdara ek bir iktidar kayna salamaktadr.

    Drdnc aama doyum, tatmin ve kendini beenme ile gemektedir.Lks ve rahat bir alkanlk olmutur. Yneten ve ynetilenler bu duru-

    .....:.:-~

  • 178 NERMN ABADAN-UNAT

    mun ebediyyen srecekleri inancndadrlar. Bu durum gerektende birzaman srmektedir. Bu srenin uzunluunu dev:etin kurucularnn gcve baarlarnn salaml belirlemektedir. u kadar ki bu aama iindedevlet farkna varlmadan- gerilemee ve zlmee balamt ve sefahatile israftan oluan beinci aama balamaktadr.

    Bu aamada din ve dayanmann balangta salad yaamsal g-lerin tahrip edildii ve hsmln salad doal ve gl sadakatn ye~rine hkmdar uruna bir zveride bulunmaa yanamyan ordu ve b-rokrasinin satn alnan desteinin getii grlmektedir. Hkmdar lk-sn ve iki grubun desteini srdrebilmesi iin vergileri arttrma zo-rundadr. Bunun sonucu olarak yeni arttrlan vergi denekleri klenve srekli azalan bir gelir kayna oluturmakta, nk bu tr bir vergipolitikas ekonomik faaliyetleri rktmektedir. Devletin geliri azaldlde, hkmdar yeni taraftarlarn destekleme olanan yitirmektedir.Konfor ve lksn tkettii alkanhklar fiziki zaaf ve kt huylarn ya-ylmasna neden olmaktadr. lkel yaamn balangcndaki hain ve mertdavran biimleri unutu~aktadr. Halk gevek bir yaam biimine dn-mtr. Ynetilenlerin mitleri zayflamtr, kamuoyu bezginlik iinde~dir, ekonomik faaliyet ve inaat projeleri duraklama haline -gelmitir. n-sanlar uzun vadeli planlar yapamaz olmulardr. Doum hz gerilemek-tedir. Fiziksel bir zayfla den tm nfus, evre sorunlar ile karkarya bulunan byk ve kalabalk kentlerde yaamaktadr. Devlet -zillmee balamtr. Merkezden uzak blgelerde yaayan prensIer, gene-raller, memnun olmayan soydalarla yabanc fatihler belli toprak par~alarn devletin denetiminden koparmaktadrlar. Devlet, kk iller veonun alt birimleri haline blnmektedir. Bakentte bile silahl kuvvetler-le brokratlar entrikalar yolu ile hkmdarn otoritesine sahip olmaaa-lmaktadr, hkmdarn sadece makam ve sfatn brakmaktadrlar. Ni-hayet dardan gelen gen, salkl bir grubun istilas devletin yaamnsona erdirmekte ya da gerileme adm adm devam ederek devleti "yabitmi olan bir lambann fitili"ne benzer ekilde sndrmektedir.

    Her ftuhat yeni bir balangcn iareti olmayabilir. Uygarlklar ilkelfatihlere ekici gelmektedir, bu yzden onlar bulduklar gelenek ve uy-gulamalar benimsemee alrlar. Her sanat ve bilimin renilmesi -nekadar g olursa olsun- bir alkanlk haline gelmekte, dolaysile ba~kasna retilebilmektedir, yeter ki doru retim yntemleri bilinsin vesiyasal alkantlar fazla iddetli ve ykc olmasn.

    Bylece tm siyasal yaam, sonu olmayan, durmadan tekrarlanan d-nemlerden olumaktadr. Bir dnemden dierine bir ilerleme yoktur. Ge.lime kavram bn Haldun'un felsefesinin tmnde olduu gibi Arap or~taa dfuncesinde yer almaktadr. bn Haldun hanedan, devlet ve kl-

  • mN KHADUN'UN TARH FELSEFES: 179

    trlerin geliim ve kn laik kavramlarla aklarken, kendisindennce ve yaad devirde. yaam olan dindar huku:ku-ilahiyatlardanok daha hakiki biimde ortaa slam alemini tasvir etmitir. Byle ol-makla beraber Ibn Haldun itenlikle inan sahibi idi ve kendisi, bu top~yay canl tutmaa alan dindar yazarlardan farksz bir biimde bu er-ken dnemlerin teokrasisine nem veriyordu. O halde Ibn Haldun sla-mn balangcm ne ekilde aklamaktadr?

    Ibn Haldun bunu deiik dzeylerde yapmaktadr. Onun aklama-lanna gre gelimeler her zaman hain biimde olumamtr. Ykselive gerileme akm daima kanlmaz bir olgu deildir. Gerek slamn ku-ruluu, gerekse slamiyetin ilk dnemlerinde beeri ilere donidan do-ruya ilahi bir mdahale yaplmtr. B1rka kuak boyunca grup daya-mmas nemsizdi, buna karn Allahn iradesine boyun ene hereydi.Dinin en nemli g sayld zaman M.S. 632-641 arasndaki ortodoks Hi-lafet, Emevi krall' ile Abbasi imparatorluunun ilk yllanm kapsayandnemlerdi. Bu dnemler boyunca cemaat geliip serpildi ve fetihler ya-pld. Fakat sonra bu yolda kazamlan deneyimler soldu ve ilk bata ya-rattklan muazzam etki kayboldu. slam dini birlik ve anlamay yara-tan tek kaynak olmaktan kt - ite o zaman grup dayammasnn r-n olan eski, gizemli, pekitirici gce ihtiya duyuldu. Ve inan gcnmuhafaza edemeyen insanolu devrevi varln insaf tanmayan hainIi-~e dnmek zorunda kald. slam cemaati, Allahn ve yeni dinin buy-ruklanna sadk kalmak, maddecilik, hrs ve rvetten uzak kalmak su-retiyle bu devreyi atlatabilirdi. Fakat bu konudaki gnahIdr baanszlkonlann ozgrlklerini kaybetmelerine yol at, bylece de gerileme ka-mlmaz oldu.

    Ibn Haldun'un "laiklik" ve "modernleme" sorunlarna yaklam tar-z ile ilgili birka dnceyi ileri srInezden nce urasn belirtmek gere-kir: Ibn Haldun'un fikirleri birka bakmdan. iinde yaad ve alt,fikren ok durgun saylan toplum iin fazla gereki ve fazla devrimciidi. Ondrdnc yzyln sonu ve onbeinci yzyln bandaki Arap d-ncesi zerinde herhangi bir etkisi olduuna dair hemen hi bir kantyoktur.

    Ibn Haldun ancak 16 nc, z'elHkle17 nci yzylda yeniden kefedildi,onun deerini ortaya koyup yorumlayanlar ise Osmanl Trkleri olmu-lardr. Osmanllar bilindii zere ilgilerini tarih ve siyasal dnce ze-rinde younlatrmlardr. Ibn Haldun onlara fazlas ile ekici geliyordu.16 nc, 17 nci ve 18 nci yzyllarda Ibn Haldun'un eserlerinin incelenmesiTrk fikir tarihinde nemli bir yer igal etmektedir. Avrupa ancak 19 ncuyzylda Ibn Haldun'u okuyan Trkleri izlemee balad.

    ,'':'

  • lS0 NERMN ABADAN-UNATbn Haldun siyasal gerei oluturan temel ve zel geleri. ortaya

    koyarken, bir realist gibi davrand konusunda genel bir kan egemendir.slam toplum ve ktrlerin yks'eli ve dlerinin tasvirinde, bn Hal-dun'un siyasal gereklilii, toplumsal ve siyasal birimlerin somut rnek-lerine kar duyduu ilgi, yaptlarna gnmz Mslman yazarlarna k-yasla bile daha "modern" bir tad kazandrmaktadr. Gnmz slam ya-zarlar genellikle dncelerinde daha ok mukaddesat ve topyalaraynelik fikirlere arlk vermektedirler.

    u kadar ki din ve siyaset ilikisine gelince, bn Haldun'un siyasalpragmatizmi ile rnein Machiavelli'nin siyasI felsefesi arasnda bykbir fark gzlemlenmektedir. Machiavelli "Nutuklar" ve "Hkmdar" ba-lkl yaptlarnda uluslarn ve uygarlklarn ykseli v.e dleri konu-. larnda dncelerini olutururken dini de toplumsal dayanmann anakayna olarak grmektedir. in ilgin taraf Machiavelli bu konuda d-ncelerini bn Haldun'dan daha ileri gtrmektedir. Machiavelli'ye g-re uluslar dinin varl olmakszn siyasal g ve, tutarllk stnlnegemen klan ve bylece bireysel bencillii snrlandran iyi kurumlar an-cak dinin sayg grmesi halinde oluabilir. Baka bir deyimle Machiavellidini siyasal adan. yararl saymaktadr. u kadar ki Machiavelli dini Al-lah'n kula intikal ettirdii mutlak gerek ve hukuk olarak grmemekte,yine ayni grn etkisiyle dinin soysuzlamasn beeri zaaf ve gnahlarabalamaktadr. Dinin ykselii olduu kadar k de Machiavelli'yegre sadece gzlemlenebilen tarihi olaylardr. Ona gre din bir uygar-ln kuruluunda, onun kn nlemede ok yararl, hatta vazgeil-mez bir gedir, fakat kendisi dinin temsil etmi olduu gereklere kartamamen ilgisiz kalmaktadr. Machiavelli gerek bir pragmatist ve poziti-visttir. bn Haldun'da ise her iki eilim kesinlikle bulunmamaktadr. bnHaldun'un tarihi olay ve gereklere verdii byk nem yaptlarna prag-matik bir tad vermektedir. Ancak bu pragmatizm znde gelitirmi ol-duu felsefeye yabanc dmektedir, nk bn Haldun somut ve zelolaylar, onlann eitlilik ve deiimini sadece bir balang olarak alg-lamaktadr. Ona gre gerek yaplar tarihin oluturduu bu kaba olay-larn altnda yatmaktadr. bn Haldun dini, en azndan slam dinini, sa-dece tarihi bir olayolarak karlamamakta, aksine slam tm tarihi vesiyasi gelimelerin ynelmekte olduu deimez "temel ilkeleri" temsileden mutlak bir gerek olarak saymaktadr. Bu nedenle bn Haldun ik-tidar hi bir' zaman dinden ayr zerk, laik ve kendine gre ahlaki l-leri gelitirebilen bir g olarak grmemitir.

    Son zamanlarda ise Ibn Haldun'u byle yorumlamak belli bir yaygn-lk kazanm~tr. Ancak nasl ki Ibn Haldun hi bir zaman devleti zerk,laik bir eylemler dizisi olarak kabul etmemitir, din ve devletin birbirin-

  • BN KHADUN'UN TARH FELSEFES: aden bamsz olmasn ve devletin baka bir kaynaktan meruluk kazan-masn ve kendi ahlakiliini kazanmas fikrini de benimsememitir. Dola-ysile kanmca bn Haldun hereyden nce ortodoks slam siyasi felsefeakmna ba~l kalmtr. bn Haldun tarih felsefesinde de insano~lununtoplumsal ve siyasal tabiatm bilm.enin zorunlu olduU, ancak bu bilginin"insan ve toplumun gerek, nihai amacn" bilmeksizin elde edilemiyeceitemeline dayanmaktadr. Batda yaygnlk herzaman dinle siyasetin bir-birinden kesinlikle ayrlmas dncesi, baka bir deyimle siyasal geli-menin, dinle siyaset ilikisi ile ters orantl oldu~u fikri, kklerini Batdnce tarihinde, daha dorusu batl Renaissance'dan almaktadr.

    Bu fikrin kendi uygarl~mz iin salt iyilik ya da salt zarar getiripgetirmedii ayr bir sorundur. Fakat bu konudaki ideal kavram grnteslamn en pragmatik, yine grnte en laik dnr bn Haldun ta-rafndan gelitirilmemitir. bn Haldun'un pragmatizminin altnda onunkkl inanlan ,yatmaktadr. Bu kkl inancn znde ise ancak gerekdinin Allah'n yeryzndeki krallnn kurulmasn ve srekli bir altnan yaatlmasn mmkn klaca~ dncesi yatmaktadr. bn Flal-dun'a gre bu ama gerekleirse, uygGlrlklarn tekrar tekrar do~asnave kmesine ihtiya olmyacaktr.

    ev.: Prof. Nermin ABADAN-UNAT

    .. ','~.'._.~.'~.~i....-...~

    000000010000000200000003000000040000000500000006000000070000000800000009